Ekonomistler, artan borçlanmanın faiz ödemelerini gayrisafi yurt içi hasılanın (GSYH) daha büyük bir kısmı haline getireceğini ve piyasaların yeni borçları absorbe etmekte zorlanabileceğini öne sürüyor. Bu endişeler, altını enflasyona ve borç erozyonuna karşı bir koruma aracı olarak değerlendiren yatırımcıların dikkatini çekiyor.
Merkez Bankaları Altına Yöneliyor
Altının artan cazibesi yalnızca bireysel yatırımcılarla sınırlı değil. Bank of America raporuna göre, merkez bankaları da rezervlerindeki altın oranını artırıyor. On yıl önce toplam rezervlerin yalnızca yüzde 3'ünü oluşturan altın, günümüzde yüzde 10'a yükselmiş durumda. Bu artış, merkez bankalarının da altını uzun vadeli bir güvence olarak gördüğünü ortaya koyuyor.
Stratejistler, altının devletlerin artan borç yükü ve ekonomik belirsizliklerle başa çıkmak için güvenli bir liman olarak daha fazla tercih edileceğini öngörüyor.
