Avrupa Birliği ile ticaret anlaşmazlıkları ve ABD ile gerilen ilişkiler devam ederken, İngiltere ekonomisine yönelik yatırımcı iyimserliği giderek artıyor. Uzun süredir devam eden yapısal zayıflıklara rağmen, ülkedeki ekonomik görünümle ilgili artan bir güven gözlemleniyor. Bu durum, İngiltere Merkez Bankası'nın geçtiğimiz Perşembe günü faiz oranlarını sabit tutma kararını alırken, artan jeopolitik belirsizlik ve finansal piyasa oynaklığı gibi göstergelere rağmen, ülke ekonomisine duyulan güveni yansıtıyor.
2025'te Ekonomik Büyüme Beklentisi
Son üç yıldır daralan ya da durgun seyreden İngiltere ekonomisinin, 2025 yılı itibariyle bir miktar toparlanma göstereceği öngörülüyor. Bank of America analistleri, Birleşik Krallık için %1,4'lük bir büyüme öngörürken, enflasyonun önümüzdeki aylarda hedefe yakın bir seviyeye gerilemesi bekleniyor. İşgücü piyasasında gevşeme olsa da güçlü kalmaya devam edecek.
Birleşik Krallık hükümetinin, büyümeyi desteklemek ve ulusal açığı azaltmak için kararlı bir şekilde odaklanmaya devam etmesi, yatırımcıların güvenini pekiştiriyor. Ancak bu odak, zaman zaman tartışmalı kararlarla destekleniyor.
İyimserlik Geri Dönüyor
Deutsche Bank'ın İngiltere baş ekonomisti Sanjay Raja, ABD'ye yaptığı bir müşteri gezisinde, Birleşik Krallık'ta daha önce görülmeyen bir "iyimserlik duygusu" gözlemlediğini ifade etti. Raja, son yazdığı notta, deregülasyon ve daha fazla sermaye harcamasına odaklanma gibi faktörlerin etkili olduğunu belirtti. Ayrıca, Birleşik Krallık'ın, önümüzdeki yıl Avrupa Birliği ile güçlü bir ticaret anlaşması yapma potansiyeli taşıdığını ve ABD ile güçlü ilişkilerin sürmesi beklentisinin yatırımcılar arasında olumlu bir hava yarattığını vurguladı.