Dünya Bankası Yönetim Kurulu, Şubat 2023 depremlerinden zarar gören illerdeki tarım sektörünün toparlanması ve dayanıklılığının artırılması için Türkiye'ye 250 milyon dolarlık finansman sağladı. Proje, tarım sektöründe yeniden yapılanmayı hedeflerken, doğal afetlere karşı direnci artırmayı da amaçlıyor.
Dünya Bankası tarafından yapılan açıklamada, Türkiye'nin "Bereketli Hilal" bölgesinde yer alan tarım işletmeleri ve çiftliklerin depremden kaynaklanan zararı telafi edebilmesi için destek sağlanacağı ifade edildi. Aynı zamanda projenin, iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık ve çölleşme gibi tehditlere karşı da tarım sektörünün direncini artıracağı vurgulandı.
Kadınlar ve Gençler de Projeden Yararlanacak
Proje, özellikle kadınlar ve gençlerin faydalanabileceği programları da içeriyor. Bu sayede, kapsayıcı bir toparlanmanın sağlanması ve toplulukların ekonomik dayanıklılığının artırılması hedefleniyor.
Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Humberto Lopez, konuyla ilgili açıklamasında, tarım sektörünün depremden etkilenen iller için hayati önem taşıdığını belirtti. Lopez, "Deprem öncesinde bu bölgeler, Türkiye’nin gayri safi yurt içi hasılasının %10’unu ve ekili tarım alanlarının %17’sini oluşturuyordu. Nüfusun %20’si tarımda çalışıyordu ve bu grubun önemli bir kısmını kadınlar oluşturuyordu. Bu işler ve gelirler, aileler ve yerel ekonomiler için kritik öneme sahip. Yeni proje, hem üretim kapasitesini geri kazandırmayı hem de geçim kaynaklarını iyileştirmeyi amaçlıyor," dedi.
İklim Değişikliği de Göz Önünde Bulunduruluyor
Proje Ekibi Lideri Luz Berania Diaz ise, bu operasyonun sadece ekonomik toparlanmayı değil, aynı zamanda tarım sektörünün gelecekteki şoklara dayanma kapasitesini güçlendireceğini belirtti. Diaz, "Depremden etkilenen bölgeler, kuraklık ve çölleşme gibi iklim değişikliği etkilerine karşı savunmasız. Bu nedenle kurtarma çabaları, dayanıklılığı artırma stratejileriyle birleştiriliyor," ifadelerini kullandı.
Proje kapsamında, afet sonrası toparlanmanın hızlandırılması, tarım sektörünün güçlendirilmesi ve toplulukların ekonomik sürdürülebilirliğinin sağlanması için somut adımlar atılması bekleniyor.