Borsa İstanbul (BIST) 100 endeksi, 2025 yılı başından bu yana TL bazında yalnızca %0,22 oranında getiri sağlayarak hem gelişmekte olan hem de gelişmiş ülke borsalarının gerisinde kaldı. Buna karşılık, MSCI Gelişen Avrupa Endeksi %20 getiri ile pozitif ayrışırken, MSCI Gelişen Ülkeler Endeksi %5 yükseldi.

Enflasyon ve Faiz Belirsizliği Piyasayı Baskılıyor

Ocak ayında açıklanan yüksek enflasyon verileri, faiz indirimi sürecine ilişkin belirsizliği artırarak hisse senetlerine olan ilgiyi azalttı. Öte yandan, hız kazanan halka arzlar yeni yatırımcı çekme konusunda beklenen etkiyi yaratamadı. Yılbaşından bu yana 28 milyar TL büyüklüğünde halka arz gerçekleşse de yatırımcı ilgisi sınırlı kaldı.

Rota Portföy Yatırım Danışmanlığı ve Dağıtım Kanalı Bölüm Direktörü Kerem Aksoy, borsadaki mevcut duruma ilişkin değerlendirmesinde, "Hisse senedi piyasasının en büyük rakibi faiz olmaya devam ediyor. Mevcut politika faizi ve faiz indirimine ilişkin belirsizlik, hisse senedi değerlemelerinin yukarı yönlü potansiyelini sınırlıyor. Yakın coğrafyamızdaki jeopolitik gerginliklerin sona ermesi, enflasyon rakamlarının beklentilere paralel seyretmesi ve faiz indirimi sürecine yönelik daha net mesajlar gelmesiyle yılın ikinci yarısında yabancı yatırımcı ilgisinin artmasını bekleyebiliriz" dedi.

Yatırım Fonlarında Hareketlilik: Para Piyasası Fonlarından Çıkış, Altına Yönelim

Yatırım fonlarının güncel büyüklükleri incelendiğinde, para piyasası fonlarının 1,4 trilyon TL, serbest döviz fonlarının ise 1,1 trilyon TL seviyesinde olduğu görülüyor. Son bir haftada para piyasası fonlarından 90 milyar TL çıkış yaşanırken, serbest fonlara 104 milyar TL, serbest döviz fonlarına ise 10,7 milyar TL giriş gerçekleşti.

Altın fonlarına yönelim dikkat çekerken, hisse senedi fonlarından 1,9 milyar TL'lik çıkış yaşandı. Bu çıkışın 1,5 milyar TL'lik kısmı yerli hisse senedi fonlarından kaynaklandı. Ayrıca, borçlanma araçları fonlarından 21 milyar TL çıkış gözlemlendi.

Kerem Aksoy, son dönemde serbest döviz fonlarına yönelimin arttığını belirterek, "Ocak enflasyonunun yüksek gelmesi ve dolar endeksinin yükselmesiyle USD/TRY kurunda dalgalanma görüyoruz. Ancak yılbaşından bu yana TL’deki değer kaybı %2,40 seviyesinde kalırken, KYD Brüt Repo Endeksi %6,03 artış gösterdi. TL’nin reel değerlenme sürecinin devam etmesini bekliyoruz" dedi.

Borsa İstanbul'da Duraksama: Uzun Vadeli Fırsatlar Sunuyor mu?

BIST 100 Endeksi Günün İlk Yarısında Yükselişte BIST 100 Endeksi Günün İlk Yarısında Yükselişte

Ata Portföy Yönetimi Genel Müdürü Mehmet Gerz ise yatırım fonları ve piyasalardaki gelişmelere ilişkin yaptığı değerlendirmede, Şubat sonuna kadar para piyasası fonlarının en az %10 oranında devlet tahvili tutma zorunluluğu bulunduğunu hatırlatarak, "Bu durum fonların faiz riskini artırdı. Ocak ayında enflasyon beklentilerin üzerinde gelince faizler yükseldi ve devlet tahvillerinin değeri düştü. Bu da para piyasası ve borçlanma araçları fonlarının getirilerini bir miktar düşürdü" dedi.

Gerz, yatırımcıların TL ve döviz dağılımına dikkat etmesi gerektiğini belirterek, "TL varlıklara olan ilgiyi sürdürmek için portföy dağılımında %80 TL - %20 döviz öneriyoruz. TL portföyünün %50’si sabit getirili menkul kıymetlerden, %30’u hisse senetlerinden oluşmalı. Döviz tarafında ise %10 altın ve %10 yabancı menkul kıymet içeren tematik fonlar öneriyoruz" ifadelerini kullandı.

Borsa İstanbul’un 10.000 seviyesinde sıkıştığını ve yatırımcıların hisse fonlarından çıkış yapmaya başladığını belirten Gerz, uzun vadeli yatırım stratejilerinin kritik bir fırsat sunduğunu vurguladı:

"Beklentimiz, faizlerin düşüşüyle birlikte Borsa İstanbul’un yıl sonunda 14.000 seviyesine ulaşması yönünde. Eğer enflasyon ve faizlerde düşüşe ek olarak yapısal reformlar da hayata geçirilirse, endeks 17.000 puana kadar yükselebilir."

Borsa İstanbul'daki mevcut durgunluk ve faizlerdeki belirsizlik devam ederken, yatırımcıların uzun vadeli stratejilere yönelmesi gerektiği belirtiliyor. Önümüzdeki süreçte enflasyon ve faiz politikalarındaki gelişmeler, piyasaların yönü üzerinde belirleyici olmaya devam edecek.